---
Enstitünün direktörü Profesör Rebecca Fitzgerald, kanserin belirtiler göstermeden önce yıllarca sürebileceğini belirterek, “Bazen kanser gelişimi on veya yirmi yıl gibi uzun bir süreçte gerçekleşir” diyor.
Profesör Fitzgerald ve ekibi tarafından geliştirilen “sitosponj” adlı inovatif yöntem, umut verici bir erken teşhis imkanı sunuyor. Bu yöntem, bir sünger şeklindeki bir cihazın mideye yutulmasıyla gerçekleşiyor. Sitosponj, midede genişleyerek tümör öncesi hücreleri topluyor ve yemek borusuna doğru çekiyor. Bu hücrelerde bulunan ve “TFF3” adı verilen bir protein, hastanın yemek borusu kanseri riski altında olduğunu belirleyerek erken uyarı sağlıyor.
Bu testin en önemli özelliği ise basit olması ve geniş bir ölçekte uygulanabilir olmasıdır.
Profesör Fitzgerald, mevcut yaklaşımlarla karşılaştırıldığında bu yöntemin farklı bir perspektif sunduğunu vurguluyor. “Şu anda, birçok kanser geç tespit ediliyor ve giderek daha pahalı ilaçlar kullanılmak zorunda kalınıyor. Bu durumda, kanseri erken aşamada tespit ederek gelişimini engellemenin önemini vurgulamamız gerekiyor” diyor.
Kanser hücrelerinin aşamalı olarak büyüdüğünü belirten Fitzgerald, bu hücrelerin tespit edilerek gelişimlerinin durdurulabileceğini ifade ediyor. Önemli olan nokta, doktorların bu erken aşamada harekete geçmesi ve kanserin ilerlemiş bir aşamada tespit edilmesini engellemektir.
Enstitünün stratejisinin önemli bir parçasını, kanser riski altında olan bireyleri belirleyerek onlara erken müdahalede bulunmak oluşturuyor.
Cambridge Üniversitesi’nde kurulan Erken Kanser Enstitüsü, kanserle mücadelede umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.