Kerkhove, maymun çiçeği virüsünün COVID-19 gibi hava yoluyla yayılmadığını belirtti. “Maymun çiçeği virüsü, enfekte biriyle temas halinde bulaşabilir, ancak bu herkesin virüse yakalanacağı anlamına gelmez,” dedi. Bu nedenle, COVID-19 ile aynı yayılma dinamiklerinin söz konusu olmadığını vurgulayan Kerkhove, virüsün kontrol altına alınabileceğini ifade etti.
Kerkhove, maymun çiçeği virüsünün daha önce de görüldüğünü ve bu konuda küresel bir çaba gerektiğini söyledi. DSÖ, maymun çiçeği virüsünü uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu olarak ilan etti ve bu kapsamda yayıldığı ülkeleri desteklemek için çeşitli önlemler alındığını belirtti.
DSÖ’nün Afrika Bölgesi’ndeki akut olaylar yönetimi ekip lideri Otim Patrick Ramadan, Afrika’da 13 ülkede aktif olarak maymun çiçeği vakalarının görüldüğünü açıkladı. Burundi’deki vakaların yüzde 30’unun çocuklar arasında görüldüğüne dikkat çeken Ramadan, bu durumun endişe verici olduğunu söyledi. Ayrıca, maymun çiçeğine karşı aşılamanın önemine değinerek, Afrika’da ihtiyaç duyulan miktarda aşıya ulaşılamadığını ifade etti.
DSÖ yetkilileri, maymun çiçeği ve COVID-19 arasındaki bulaşma farklarını vurgulayarak, bu iki hastalığın kontrol altına alınmasında farklı yaklaşımlar gerektiğini belirtti. Maymun çiçeği virüsüne karşı hedefli aşılamanın önemi ve doğru bilgilendirme ile bu virüsün yayılmasının önlenebileceğine dikkat çekildi.